Nazar inancının ardındaki güç,
bakışın ruhla bütünleşmesidir. Nazar değmesi ile ilgili olarak en çok kabul gören
görüş, gözdeki yansımadır. Eski insanlar sudan, aynadan yansıyan görüntülerinin
kendi ruhları olduğuna inanıyorlardı.
Karşılarındaki insanın gözleri içinde
kendi küçük görüntülerini görünce tehlikede olduklarını, ruhlarının
karşısındakinin gözleri içinde hapsolduğunu sanıyorlardı. Bu korkunun dünya
çapında genel bir inanca dönüşmesinin, şimdi Irak'ın bulunduğu topraklarda
yaşamış eski Sümerlerden kaynaklandığı sanılıyor. Sümerlerin inançlarına göre
bazı insanlar bakarak suları kurutabilir ve bu nedenle ölüme sebep
olabilirlerdi. Sonradan bu inanç, bir bakışla yaşayan şeyleri de kurutabilme
yönünde gelişti. Doğu Akdeniz ve Ege kıyılarında bu inanca, sayılarının daha az
olması sebebiyle, mavi gözlü insanların daha fazla nazarlarının değdiği inancı
da ilave edilmiştir. Bu nedenle buralarda nazarı geri itmek veya ayna gibi
yansıtmak için mavi göz şeklinde camdan yapılan nazarlıklar, nazarın
değebileceği düşünülen her yere takılmaktadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder